14 Aralık 2018 Cuma

Büyük Hayaller Acı Gerçekler


İnsan kaç kere doğar? Ölmeden doğmaktan bahsediyorum. Kaç kere ölmeden doğar, yeniden başlar?
 Birçok kez doğdum. Önce evlendim, sonra işe başladım, sonra kızım dünyaya geldi. Şimdi ise ikinci bebeğim çocukluğunda ve her zaman, hayatımın her sonunu başlangıç olarak gördüm. Yılmadım, mücadele ettim ve yeniden doğduğuma inandım.
Yeni başlangıç ise on üç yıllık işimden ayrılmaya karar verdiğimde başladı. Birçok sonun başlangıcı gibi zor bir karar verme sürecinin arkasından, yeniden başka bir yaşam biçimde yaşamaya karar vermiştim.
Ve bu zor süreci de tıpkı hayatımdaki tüm sonlar gibi aniden gelişti.
32 haftalık gebeydim ve doğum iznine ayrılmıştım. Tıpkı ilk gebeliğim gibi yerime çalışacak kişiye bir süre mesleki deneyim kazandırmalıydım.
Zaten zor olan işten ayrılma süreci, yerime daimi olarak çalışacak birini bulamama sıkıntısı ile daha karmaşık hale gelmişti. İlk hamileliğimde yerime gelecek geçici elemanı kendi çevremden bulmuştum. Hem tanıdık hem de yerimde daimi olarak çalışmaya niyetli değildi.
Nereden bilirdim yerimde kimsenin gözünün olmayacağını. Ben işimi bulunmaz bir nimet gibi görüyordum, görüyorum.
Ben izne ayrılıp işten  tamamen ayrılacağımın hayallerini kurarken; Dr Gacet ve Dr Örtger benim işten ayrılmamam konusunda ısrarcılardı. Birçok teklifle geldiler. Ama ben ikinci bebeğimi kendim büyütmeyi kafama koymuştum. – Sütten ağzı yanan yiğidin yoğurt yemesi.-
Önüme gelen teklifleri, bunca yıl çalışıp parasını kazanıp harcamayan pinti Püskül olarak, tüm gelecek kaygılarıma rağmen bırakmaya karar verdim.
Her şey yolunda gidiyordu. Aslında yöneticilerimin beni seviyor ve işime devam etmemi istiyor olması hoşuma gidiyordu. Bir yandan da içime kurt düşürüyordu.
Kafaya koymuştum bu çocuğum benimle büyüyecekti. Hem ne olabilirdi ki?
Resmen izine ayrılacak sabahları birkaç saat çalışıp öğlede sonra biricik oğluma alacağım bebek eşyaları için Eminönü’nde turlayacaktım. Bebek doğduktan sonra kızımı okuldan bekleyecek ve kurabiye süt hazırlayacaktım. Eşim geldiğinde sofra kurulacak ve biz mutlu mesut yaşayacaktık.
Hayaller büyük, gerçekler acıydı.
Resmi izine ayrıldıktan iki gün sonra bir sabah; yanlış giden şeyler için hastaneye yatacağımı zannederek, kendi doktoruma bile gitmeyi düşünmeden, bir kadın doğum hastanesinde olacağım aklımın ucundan bile geçmemişti.
O gün doğumu durduracaklarını düşünerek hastaneye gittik.

Hiç yorum yok: