5 Ağustos 2015 Çarşamba


Akşam eve gidiyorum. Vücut ‘Yat biraz işin ne ?’ diyor. Beyin; kıpır kıpır durmuyor, etaminler işlenecek, kolye bitecek, etek dikilecek daha bluz var, sürpriz hazırlıkları yarıda kaldı, dikiş makinesi tamircisi tatile gitti.
Her sayfasını iki yada üç kez okuduğum kitap anlaşılacak, dergiler var yığınla sayfa araları işaretlenmiş bekliyor onlar okunacak.
'Püskül;çok iş var boş ver, kafana takma.' diyor. Az dinlenip az etamin yapıyorum. bir kaç kolye örüyorum. Tamirci gelsin diye dua ediyorum. Hiç dert etmiyorum.
Aslında bekleyen bir okul yazı dizisi var. Ama ben detoks yapacağım az maydonoz suyuyla o zaman yayınlayacağım. Çocuğunun ismiyle Face hesabı açıp çocuğu da kullanan arkadaşlar detoks sırasında gidebilir. arada hazmetmediklerim, yazdıklarımı köyde dedikodu malzemesi olarak duyduklarım, özellikle anamın kulağına su kaçıranlar güle güle…
Yazılar geliyor, keyfim yerine geliyor. İşler çok, tamirci gelsin bu hiç yapmadan cesaret ettiğim güzel kıyafetlerin üstesinden geleyim.
Bu arada annem 75 yaşında dediğim, bizim kurumsal adı Cemo olan , gıcık Cemal’in annesidir.Kocamın annesi benimde annemdir. Kendi annem köyde ve gençtir. Karıştıranlar var, cevap vereyim.
Okul yazısını bekleyenler; dizi 8 den devam edecek de ben biraz sakinleşmeyi bekliyorum. Kelimeler cümleler toplanırsa iyi olacak
.
Şimdi bizim pardon çıksa, al sana izin kafa izni dese ben biraz Eminönü yapsam, Çarşamba pazarında kumaş baksam ne güzel olur. Olmazz diye haykırıyor. Dikiş makinem bozukmuş.
Beyin işte neler istiyor, vücudu anlamıyor.
Hadi kaçtım, yok kaçamadım buradayım. Hain planlarım var kendimce…

Hiç yorum yok: