Yolculuğa hazırlanırken saçlarını sırf taytına uygun olsun diye fiyonk şeklinde yaptık .Birbirimize yol arkadaşı olduk yine...
O uyuduktan sonra yol arkadaşımı karanlıkta okumaktan gözlerim ağrıdığında İngiliz yazar Charles Dickens'ın Oliver Twist isimli romanının uyarlandığı filmi seyrettim .
Köye vardığımızda sabah biraz uyudum .Uyandığımda 10 yıl önce her gün baktığım aynaya baktım yine ...Yorucu geçen 10 yılın izlerini gördüm.
Ninemle halamın bir karesini daha yakaladım .Bizim cimcime onlara çektiği
fotoğrafları gösterirken çok tatlılardı.Keşke onlarda ki hayat enerjisi bende de olsa...
Annem ekşi mayadan ekmek yoğurmuştu. Dizmana yapalım mı dediğimde pek mutlu olmadı ama ninem çok sevinmişti . Dizmana ; uzun şerit halinde ki hamur kesilip yuvarlandıktan sonra tepsiye dizilir.Üzerine yoğurt , yumurta, tuz ve yağ karışımından dökülür.Fırında pişirildikten sonra afiyetle yenir.Ninem kendi yaptığı gibi yapacağımı düşündü.Tam ninemin yaptığı gibi bol yoğurt ve yumurtalı olmasına rağmen tadı bir türlü ninemin yaptığına benzemedi.
Ertesi gün uyandığımda annemden başka uyanan yoktu hava da güzel olunca bende dedemin mezarını ziyarete gittim .Dua ettim , biraz dertleştikten sonra eve geldim .Annem kahvaltı hazırlamaya çalışıyordu .Beraber patatesleri doğrayıp, bizim evin meşhur kahvaltılığı fırında kaymaklı patates yaptık.Bu tarifi size vereceğim , şimdilik aklınızın bir kenarında kalsın.
1 yorum:
ne güzel keşke benimde köyümde biriktirdiğim bir sürü anım olsa idi keşke benimde dedem ninelerim yaşasa idi ne kadar şanslısın yaşadığın topraklara geri dönmek üç gün bile olsa o doğayı o yaşanmışlığı koklamak ne güzel sılada senin kadar şanslı
çiğdem
Yorum Gönder