15 Mayıs 2015 Cuma

KÖYÜM

Az önce öz halamın oğlu Yılmaz dayıma benzeyen bir hasta geldi. Konuşması tavırları nasılda ona benziyordu. En çok kandiller ve bayramlarda sızlıyor burnumun direği. Köyü özlediğimi akrabalarımın özlemini tekrar hatırlıyorum.
Biliyorum artık, her gün bir gün geri döneceğimi düşünmekten vazgeçtim. Özlem hiçbir zaman geçmiyor. Özlüyorum, kandilde pişen gödeklerin köyü saran kokusunu, sabah uyandığımda çiğ düşmüş yaprakları, annemin mor salkımlı çiçeğini, Şafaklar sülalesinin görünen kocaman çınar ağacını, sabah hayvanlarını güdmeye giden insanların seslerini, annemin bahçeye indiği ve benim gidip çağırdığım geri gelmeyecek günleri çok özlüyorum.
Süt götürenlerin arabalarının tıngırtılarını, birbiriyle selamlaşan komşuların seslerini çok özlüyorum. Yazdıkça için cız ediyor.
Keşke yaşlanmadan, memleketim mahvolmadan dönebilsem ve durmadan şehre göç veren, hergün sanayileşme ile mahvolan memleketim için bir şeyler yapabilsem.
Çok özledim tüm yeniçeri köyünü, herkesi sevgiyle kucaklıyor ve öpüyorum


Kandiliniz mübarek olsun.

Hiç yorum yok: