Tarih ve Bağlangıç
Okuldan çıkıp köy otobüsünü, mavi önlüğümle beklediğim günlerdi.
Adına durak denmeyen sadece köy minibüslerinin
geçtiği yöndeki kaldırım vardı. Bu kaldırımın hemen kenarındaki dükkanda ; balık malzemeleri satılırdı.
Balık ağları ile süslenmiş vitrininde, birkaç olta ve misina
dururdu. Bir gün vitrine baktığımda yukarıya asılmış bağlamalar gördüm. bu
bağlamaların içinde en küçük olanı dikkatimi çekmişti. Bende küçüktüm bağlamada
küçüktü. İşte o zaman bu müzik aletinin benim olmasını çok istemiştim ,tek
etkileyen yanı küçük olması , birde müzik aleti olması idi.
Gelip gittiğim, otobüs bekleyip kaçırdığım günlerde, Sazcı
Hasan adı beynime kazınmıştı. Oto tamircileri, garaj ve birkaç satıcının küçük dükkânlarının
arasından Sazcı Hasanın vitrini benim için ayrı bir dünya olmuştu.
4. sınıf karnemi alıp teşekkür belgemle eve gelmiştim hava
çok soğuktu babam küçük odanın sobasının kenarında oturuyordu. Herkese teşekkür
belgemi göstererek gelmiştim. Köyden ilçeye okumak için gittiğim ilk yılda
teşekkür almıştım ve sanırım annem babam ve dedemin benden pek ümidi yoktu.
Kapıyı hızla açıp odanın kapısına yöneldim ve elimdeki belgeyi sallayarak baaak
kızına gördün mü dedim. Babamın ifadelerini net hatırlamıyorum ama sevinmişti
ve o gün bana bağlama alacağına dair tutmayacağı bir söz verdi.sonra keşke
anneme sarılsaydım da söz verdirseydim dediğim koca bir 18 yıl geçti…
Bu anlattıklarım Cimcime ye gitar almak için gittiğimiz
müzik evinde aklımdan film şeridi gibi geçen hatıralarımdı. Bir bir kapılarını açıp,
selam verdiğim anılarımdı hepsi. Neden neden olmasın dedim kendime Belki Sazcı Hasan’daki
küçük bağlama değil ama ufak bir başlangıç için bir şeyler yapabilirim diye düşündüm.
Düşünmekle yetinmeyip, başlangıç için bir bağlama aldım kendime.
Bu bağlamayı alalı tamı tamına 1 yıl oldu ve o günden beri
evin en başköşesinde, anılarımla birlikte duruyordu. Sadece birkaç kez Cimcime
ve Cemo ile tıngırdatıp söylediğimiz, tekrar baş köşeye oturttuğumuz
misafirimiz oldu.
Bir adım atmak gerekti. Madem o kadar istiyordum madem anlamlı
bir şeyler olacaktı. Bende bağlama dersi almalıydım. Eylül ayında İsmek
kurslarından birine yedek olarak yazıldım. Geçen hafta telefonla arayıp çağırdılar.
Dün akşam ilk dersim vardı. Cimcimeyi Anneme emanet ederek,
Örtgerden izin alarak, 30 yaşını devirmiş bir kadın olarak, korkuyla karışık
heyecanla ilk derse gittim. Beklediğimden daha zevkli bir ders oldu .
Parmaklarım çok iyi değil,
kurs sonunda birkaç türkü çalmaya çalışmaya başlayacağabileceğimizi
söyledi eğitimcimiz. Bakalım gelişme bölümü nasıl ilerleyecek bende merak
ediyorum.
1 yorum:
Başarılar semracığım,sesinden ve bağlamanın tellerinde en kısa zamanda türküler dileriz
Yorum Gönder