20 Nisan 2015 Pazartesi

NE YEDİM ?

Bir şeyleri öğrenmek için bekleyebilmek önemli. Sabırla başkasının yaptığı, gösterdiği beceriyi incelemek, gözlemlemek gerekiyor. Sonra işin içine kendi yorumunuzu koyup işin ehli hale geliyorsunuz. Usta çırak ilişkisi gibi… Bir nevi hayata ustamızdan öğrendiklerimizi yorumlayarak devam ediyoruz.
Annelikte bir ustalık çıraklık ilişkisi gibi… Ustanız size ne öğretmiş ya da öğretmemişse onunla ve yorumlarınızla devam ediyorsunuz. Bir gün sizin çırağınızda usta olacak!!! İyi düşünün derim.
Pazar sabahı sofradaki şekerli böreği tabağına dolduran Cimcime’nin pudra şekerini tabağının yanına koydum. ‘Anneeaaa o üstüne dökülecek’ nidalarıyla yükselen Cimcime’nin sesini ;’bu kez böyle olsun.’ Telkinlerimle şekere batırıp yemeye razı ettim.
Birkaç saat sonra davetli olduğumuz bir düğün için hazırlık yapıyorduk. Bir türlü benim yapmam gerekeni beklemiyor, sabretmiyordu. Sakince kızım bak biri bir şey yaparken bekle, gör, düşün ona göre hareket et ya da konuş dedim. Bunu yazarken daha öncede binlerce kez söylediğimi ve cinnet geçirdiğimi söylemek istemiyorum. Yazınca daha rahatlatıcı oluyor.
Cimcime döndü ve şöyle dedi;
-          Sen, masada , şekeri dökmeden önce beni beklemedin !!!
Doğru söylüyor dedim kendi kendime… Ama ona bir kerelik öyle olur senin bu konuda uzman olduğunu bilmiyordum. Bir dahakine öğrendim üstüne dökmeyi dedim.
İşte usta çırak ilişkisinde;  usta sayılan ben pek bir aceleciyim, pek sabırsızım sanırım. Hemen konuşuyor cevap veriyorum. Her şeye hemen atlıyorum sabırla beklemeyi bilemiyorum.
Çocuklar annelerine ayna tutarmış. Nedenmiş o? baba da var o ne? Ona niye ayna olmuyor. Bak yine tuttu bilmişliğim.
Ben bundan sonra biraz aptal olayım bakalım ne olacak?
Ben şekerli börek mi yedim? Yoksa işin acısı ileride çok fena beni mi bekliyor? Allah’ım sen bana bilginin aptallığından bir tutam ver lütfen lütfen …


Hiç yorum yok: