2004 Mayıs ayının sonlarıydı yağmurlu bir günde padron dr gacetinde şimdilerde anlattığı gibi kedi gibi ıslanıp gelmiştim iş görüşmesine ... dr gacet hemen olsun demişti dr örtger iseee dur gacetçım bekleyelim demişti aman dedim bu iş olumazsa kesin örtger yüzünden olmayacak. Tabiii elemansızlığın bıkkınlığı ve benim çalışma azmimin belirginliği , gözlerimin ışıltıyla hemen eve döndüğümde arayıp işe aldılar.Çok karmaşık bir dönemdi.Hemşire sivrinin telefonda püskül hanım yarın sabah 8 de iş başı yapabilirsiniz dediğinde dünyalar benim olmuştu...
O günden beri hayatımda neler değişti neler .Şimdi ise değişen diş hekimi, hemşire ve personellere klinikteki gel gitlere rağmen tam kadro devam ediyoruz.Değişmeyen kadromuz dr gacet, drörtger,karlos,hacı ve bayan püskül.Sekiz yıldır acımızı ,sevcimizi,mutluluğumuzu,üzüntümüzü ,ayrılıklarımızı, barışmalarımızı paylaştık.Beni tanıyanlar bilirler ben hep gel gitlerde yaşarım tabi bu sekiz yılda böyle oldu..ilk başlarda iş stresiyle evde ağlayan küçük kız daha sonraları çocuğu olması nedeniyle çocuğumdan ayrıyım diye ağlamaya başlamıştı.
hersene bıktım artık ayrılıp evde oturucam hatta ben evde oturup kocamın ayaklarını yıkamak istiyorum diye abartmışlığım bile olduu..:P gerçekten çok abartıyorum yhaaaa
En sonunda kızımın okul meselesi olunca yıllarca bakmış olan annemde kızım ben yaşlandım artık bu çocuğun okul işlerine koşamam deyinde beni bir ateş sardıki sormayın..Eşimin boşver ayrıl baskısı ,herşeyi benim üzerime bırakıp,sen işten ayrılınca herşey çözülecek gibi davranması tam bir işkence idi tabi annemde bu arada ikinci çocuğunu yap boşver el işi her zaman olur böyle olmaz hayatın çalışarak geçiyor yapma ailene yuvana bak diye sözel baskılarıda cabasıydı yaniii.Napacaktım öylece kala kalmıştım .hayat şartları beni nekadar zorlardı yapabilirmiydim hep bunları soruyordum kendime.Önce kafamda oturttum evet çalışmayacaktım dinlenecektim bir süre evde dikiş dikerim , internet üzerinden çalışırım ,temizliğe giderim falan filan bir sürü evde iken yapabileceğim şeyler düşünmeye başlamıştım kendimede fena halde güveniyordumm...Ama içimdeki bir ses yapma bunca yıllık emeğin okadar çalıştın didindin bir anda yıkma herşeyi diyordu yani...
Günlerden bir gün dr örtger bana şöyle bir ışık yaktı. yaaa püskül biz senin kıymetini bilmiyoruz..bunu demesiyle bende bir şimşek çaktı ya seni bukadar seven insanları nasıl bırakıp gideceksin diye bir duygu sömürüsü başladı kendi kendime.. Aradan bir kaç gün geçmişti ki maaşıma gelen iyi bir zamla daha bir güvendim kendime diyebilirim ama en can alıcısı da dr gacet ın sen bunu hak ediyorsun demesiydi sanki % 1500 zam almış gibi oldum ..eşim yinede ikna olmamıştı zaten taşınma yeni bir ev tutma gibi bir parayı harcayarak ben çalışmadan en az 6 ay geçinebileceğimizi ,benim artık dinlenmem gerektiğini söylüyordu..tabi bir sorunumuz vardı evin kredisi ,kızımın okulu, faturalar derken gerçekten bir 6 ay sonra zorlanabilirdik ve ben hazır işimden olabilirdim bir daha dönmemek üzere yaaaa bunca yıllık emeğim bırakamam başkalarına ...
neyse ikna ettim herşey üstüme yığıldı ama ben ikna ettim ya yehuu...
Şimdi taşıma şirketi bulunacak,ev boyanacak,temizlenecek ,yerleşilecek falan filan bir sürü iş ..ayrıca kredisi ödenen ev de ya satıcalak ya kiraya verilecek birde hiç biri olmaz ise iki ödeme var .
İşte böyle bunca yıllık emeğim dedim,bidaha iş bulamam dedim,kendime güvenmedim açıkçası işimi bırakmadım bundan sonrası içinde hayırlısı diyelim artık napalım..