İsmi ile dikkati çeken bu kitap; bir zamanlar sosyal medyada sıkça söz ediliyordu. Herkesin okuması gereken bir kitap olduğundan dem vuruluyordu. Sosyal medyada genellikle reklam amaçlı bu tip gönderilerin oluşturulduğunu düşünüyorum. İsmi gerçekten dikkat çekici ve benim gibi gerçek psikolojik hikâyeleri okumaktan zevk alanlar için fazlasıyla merak uyandırıyor.
Son zamanlarda Tv de de dikkat çekici hayat hikâyeleri, kişisel gelişim yayınları fazlasıyla reyting alıyor ve sıkça sohbetlerde konuşuluyor. Benimde seyrettiğim ama gecemi gündüzümü etkileyen yayınlar değil. Reklam ve zaman kısmı beni boğuyor. Fragmanlar ve merak ettiğim kişileri internetten izleyebiliyorum. Nasıl olsa tekrarı mutlaka veriliyor!
Şimdilerde meşhur olan kişisel gelişim ve anneliğin nasıl olması konusunda iddialı başlıklar atan kitapları okumadım. Bir zamanlar kişisel gelişim kitapları bu kitap kadar sürükleyici değildi. Benim bakış açım!
En dikkat çekici nokta ise; tüm psikolojik rahatsızlıkların kadın üzerinden gitmesi! Erkekler hep âşık, kadınlar hep sorunlu!
Günümüzde sıkça duyduğumuz DEB ( Davranış Eğitimi Bozukluğu) ve tedavisi için önemli veriler sunuyor. Yine her iş annede bitiyor. Sanırım bu eğitimi önceden sevgi dolu geniş ailelerde büyük ebeveynler yapıyordu. Değişen aile yapısının da yeni nesilde etkin rol aldığı, sıra dışı öykülerde; dikkat çekici bir ayrıntı!
İçerisindeki etkileyici ve sürükleyici hikâyeden ismini alan bu yayın; anneler üzerinden gidilerek yazılmış. Fiziksel travmalardan sonra ihmalin de ne büyük etkisi olduğunu gözler önüne seriyor.
Kişisel gelişim kitabı diyelim ama en çok kadın üzerinden yürüyor. Babalar ya yok ya da sorunlu, anneler koruyucu ve mücadeleci.
Benim okuduğum genişletilmiş yeni baskı ve epeyce açıklayıcı bilgiler var. Koridor yayınlarından yayınlanmış 444 sayfadan oluşuyor. Aslında bu tip, yabancı yayınlarda, öncelikle çevirinin nasıl olduğunu önemserim. Bazı yayınevleri çeviri konusunda iyi değil ve kafanızı daha karmaşık hale getirebiliyor. Burada çevirmen Belgin Selen Haktanır’ı tebrik ederim. Kelimeleri en etkin dille çevirmiş ve okuyucu aksamadan devam edebiliyor. Yazarın yazdığı dilinde günümüz diline yakın ve açıklayıcı olmasının da katkısı büyük.
Dokuz ayrı, travma geçirmiş çocuk öyküsü üzerinden önce okuyucuya veri sunuyor sonra tıbbi olarak açıklayıcı veriler ile devam ediyor. Bizim çocukluğumuz saklambaç ve dokuztaş oyunları ile ilerlerken mendil kapmaca ile devam etmiştir. Günümüz çocukları ise bu kitapta geçen travmalardan yaşaması için Türk aile yapısının çok değişmiş olması gerekiyor. Adı üstünde sıra dışı gerçek öyküler.
Ve günümüzde sabah kadın programlarında izlediğimiz, ensest ilişkilerin ve birçok travmadan bahsediliyor diyebiliriz. Çocukların, sokakta oynamalarının güvensiz olduğunu düşünerek ve yaşayarak korktuğumuz, toplumun güveninin kaybolduğu şu dönemlerde!
İsmini aldığı hikâyenin beni psikolojik olarak çok etkileyeceğini söyleyen okur arkadaşlarım vardı. Ama beni en çok etkileyen hikâye Kuzgun isimli olandı. Evde bir ermeye çalışan ve büyümeye çalışan iki evlat olması da etken olabilir.
Ön sözde geçen ; ‘ Ateş ısıtabilir veya yakıp yok edebilir, su susuzluğu giderebilir veya boğabilir, rüzgâr okşayabilir, rüzgâr okşayabilir ya da kesebilir.’ Sözünü kitabı okuduktan sonra tamamıyla hissediyordunuz.
Birbirimizi hem yaratabilir ve yok edebilir, hem besleyebilir ve dehşet içinde bırakabilir, hem de travma yaşatabilir iyileştirebiliriz. Gacet’a selam olsun.
Bir arada 90 ‘lı yıllarda travma çözümü ile ilgili bir yorum var. Ve günümüzde travma çözümünün bedensel hastalıklara ne kadar iyi geldiğini söyleyen sosyal medya hesapları gündemde! Hekim bilgisi olmadan sadece kısa bir eğitimle ve bu işin yapıldığını düşünürsek bilimsel gelmiyor. Ve kitapta her travmanın çözümlenmesinin iyi olmayabileceğini bize bilimsel verilerle sunuyor.90’larda Avrupa da kullanılan bu yöntemin 2000’li yıllarda ülkemizde olması ve hiçbir bilimsel veriye dayanmaması, günümüzde kullanılan sosyal medyanın gücün ne kadar etkin olduğunu bir kez daha gösteriyor
Bir duygu süreklilik gösteriyorsa, mutlaka Tıbbi eğitim almış kişilerden destek alın ve terapi alabiliyorsanız alın.
‘Mutsuzluğun kesinliğini, belirsizliğin mutsuzluğuna tercih etme eğilimi taşırız.’alıntısıyla bitirmek istiyorum.
İyi okumalar dilerim.